3 HİLAL MİTOLOJİSİ-MUSTAFA AKINCI

MHP'nin, Ülkücülerin, BBP'nin ve MMP'nin sahiplendiği ve sonrasında AK PARTİ'nin de bu kervana katıldığı ÜÇ HİLAL nedir?

ÜLKÜCÜLERİN ve ALPERENLERİN İDDİASI

1.HİLAL
Türk Birliği

Türk Milletinin yoğun olarak yaşadığı bütün yurtların birleşerek ismi "Turan" olan devletin kurulmasıdır: Tek Vatan, Tek Devlet, Tek Millet ilkesinin gerçekleştirilebilmesidir.

2.HİLAL
İslam Birliği

"Büyük Turan" gerçekleştirildikten sonra Türk olmayan diğer Müslüman milletler de ümmet kardeşliği inancımıza uygun olarak birliğimize katılacaktır ve Türk İslam birliği gerçekleşecektir.

3.HİLAL
Türk Cihan Hakimiyeti

Nizam-i Alem, İlay-i Kelimetullah veya Türk Cihan Hakimiyeti. Türk-İslam birliği gerçekleştiğinde aleme Allah'ın Nizamı'nı yaymak  ve cihanda Türk hakimiyetini sağlamak.

Enver Paşa ve Turancı bir grubun kurduğu; gizli, kanlı ve acımacısız bir istihbarat örgüt olan Teşkilat-ı Mahsusa da bu 3 HİLAL sembolünü iç içe geçmiş olarak kullanmaktaydı.

Fakat bu sembol çok acıdır ki; yıllarca gizli mason gruplar tarafından da kullanılmıştır.(ODİN: İskandinav Mitolojisinde En Büyük Pagan Tanrısıdır.)

ODİN SİMGESİ olarak da bilinen bu Pagan sembolü çok düşündürücüdür. Hatta kimi komplo teorisyenlerine göre Enver Paşa, kasıtlı olarak 90.000 askeri Sarıkamış'ta ölüme terk etmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu 16.yy. ilk başlarında Mısır'ı da toprakları kattı ve Mısır Piramitlerinin ve Grek (Eski Yunan) Eserlerinde de üzerinde görebileceğiniz ÜÇ HİLAL Osmanlı İmparatorluğu için tutkulu bir sembol oldu.

Osmanlı İmparatorluğu bu sembolü bayrağında 16.yy. ve 17. yy. arasında bu şekilde kullandı:

Böylece Mezopotamya Halkları da Kürtler de Araplar da Afrika Halkları da renk ve sembol temsilinden hoşnut olacaklardı.
Osmanlı İmparatorluğu bu sancaklara/bayraklara/armalara bu anlamı yüklediler:

1.HİLAL:
Yüce Allah İçin İslam'dan Başka Bir Din Yoktur.

2.HİLAL:
Yeryüzü Müslümanlar İçin Mescit Tayin Edildi.

3.HİLAL
Cihatlar ve Fetihler Ancak ve Yalnız Allah Yolundadır.


Yani uzun sözün kısası Ramazan Ayı'nın müjdecisi olan ve her ay için de ilk gün olarak kabul edilen HİLAL, birçok yerde birçok kültür için farklı anlamlarda kullanılmıştır.
Kim bilir belki Adem'den kalma bir semboldür...belki de Nuh'tan?.. Semboller uğruna yaşanılmaz/semboller uğruna ölünmez. O semboller bir hakikatin bir selametin bir istiklalin bir istikbalin arzusu ise bu arzuya ulaşmak için İnsani ve İslami tüm değerlere saygı gösterilmelidir...

MUSTAFA AKINCI
03/12/2014

SAFER AYI SAFSATASI-MUSTAFA AKINCI

Muhammed Peygamber Aleyhi Selam ve muvahhit Müslümanların Mekke'den, Medine'ye hicreti ile başlayan takvim "AY" isimleri olarak önceden de Araplar tarafından kullanılırdı. İşte Safer ayı da bunlardan biridir.

Safer ayı, Muharrem ayından sonra gelen ikinci aydır.
Ayrıca Safer, Ay'ın aldığı bir durumdur mesela dolunay, kanlı ay, hilal vb gibi ve yılda 4 sefer bu hali alır. (Safer durumunun da asrtonomik olarak bir zemini yoktur.)

"Muhammed Peygamber Aleyhi Selam bu ayda ölüm hastalığına yakalanmıştır..." ibaresi büyük bir uydurmadır.
Haaa belki Ay'ın Safer durumundayken hastalığa yakalanmış (!) olması olabilir. Fakat yine de bu durumu uğursuz etmez. İllaki aylardan biri uğursuzdur (!) öyleyse en uğursuz ayın Muharrem Ayı olması gerekir (!) Hâşâ... Neden böyle bir şey dedim? Çünkü Muharrem Ayı'nda içinde kadınların, çocukların ve silahsızların olduğu yüzlerce insan Kerbala'da şehit edildi ve bunların 70'ten fazlası Muhammed Peygamber Aleyhi Selam'ın pak ve şanlı soyundandı...

Demek ki, en kötü olaylar bile bir günü bir saati uğursuz etmez/edemez.

13.Cuma saçmalığı; Kara Çarşamba üçkağıtçılığı; Kanlı Ay absürdizmi; Dolunay Vampirleri masalı; Kara Kedi...Baykuş...Merdiven Altından Geçmek...vs...vb...fasafiso... ne ise Safer Ayı da odur.

Sahihi Müslim'in Selam bölümündeki (Sayfa 102) nakledilen Muhammed Aleyhi Selam'ın bu konu hakkındaki görüşleri: "Eşya da uğursuzluk yoktur, Safer ayında uğursuzluk yoktur, baykuşun ötmesinde bir uğursuzluk yoktur."

Sahihi Buhari Külliyatındaki, Tıp Bölümündeki (Sayfa 54) nakledilen Muhammed Aleyhi
Selam'ın bu konu hakkındaki görüşleri: "İslâm'da taşe'üm (uğursuz sayma, kötüye yorma) yoktur; en iyisi tefe'ül (iyiye yorma) dır."

Safer Ayı da Ramazan Ayı Mart Ayı da Domuz Yılı da Maya Takvimine göre: "Bilmem Ne Ayı" da Paganlara göre: "Bilmem Ne Günü" de aynı olmalıdır mü'minler için; hayırla, sevapla, ibadetle, tefekkürle ve Alemlerin Rabbi Olan Aziz ve Celil Olan Allah'a sığınarak geçirilmelidir.

Selam ve Dua ile inşaAllah

MUSTAFA AKINCI
21.11.2014

ENSARİOĞLU - MEHMET EMİN AKINCI

MEHMET GALİP ENSARİOĞLU

Yakışır, Belediye Başkanlığı Karizmasına
Yakışır, Amed'in Anahtarı Parmaklarına
Yakışır Temsiliyet, Kabine Arkadaşlarına
GALİP ENSARİOĞLU MUTLAKA KAZANMALI

Yakışır, Amed Surları Asil Duruşlarına
Yakışır, Dicle ve Karacadağ Bakışlarına
Yakışır On Bin Yıllık Şehir, Mübarek Soyuna
GALİP ENSARİOĞLU MAKAMINA OTURMALI

Yakışır, Amed'in Bazalt Tahtı Endamına
Yakışır, "Kaplanların Şehri" Arslanlığına
Yakışır Diyarbakır'ın Rotası, Kaptanlığına
GALİP ENSARİOĞLU BU ŞEHRİ KURTARMALI

Yakışır, Amedliye Barışı Desteklemek
Yakışır, Diyarbekirliye Hizmet İstemek
Yakışır Bu Süreçte, Ensarioğlu'nu Seçmek
GALİP ENSARİOĞLU KONTROLÜ ELE ALMALI


MEHMET EMİN AKINCI
12-03-2014

RECEP TAYYİP ERDOĞAN - MEHMET EMİN AKINCI

RECEP TAYYİP ERDOĞAN

SEN HALKIN GERÇEK HİZMETÇİSİ

SEN VİCDANLARIN MERHAMETLİ ELÇİSİ

VE SEN HAKKIN-HUKUKUN BEKÇİSİ

SELAM SANA SELAM SANA ERKİŞİ

AYYILDIZI GÖKLERE GÖNDEREN KİŞİ

SELAM SANA SELAM SANA ERKİŞİ

YENİDEN DÜNYA’YA

“TÜRK GİBİ KUVVETLİ” DEDİRTEN KİŞİ.

SEN ANADOLU’NUN CENNETİ, BAHARI

SEN YÜKSELEN TÜRKİYE’NİN SERDARI

VE SEN İSLAM DÜNYASI’NIN İFTİHARI

SELAM SANA SELAM SANA ERKİŞİ

AYYILDIZI GÖKLERE GÖNDEREN KİŞİ

SELAM SANA SELAM SANA ERKİŞİ

YENİDEN DÜNYA’YA

“TÜRK GİBİ KUVVETLİ” DEDİRTEN KİŞİ.

MEHMET EMİN AKINCI

28.11.2013

ERDOĞAN'LA 2023'LERE - MEHMET EMİN AKINCI

                              ERDOĞAN'LA 2023'LERE

Seninle varacak Türkiye tüm hedeflere
Refahla girecek İki Bin Yirmi Üç'lere
Lider olacaksın tüm süper güçlere
YETER Kİ, BİZLERE REHBER OL EY SULTANIMIZ.

Seninle mutlak olacaktır, Ülkemizin patentleri
Gücünle, işlenecek Ülkemizin madenleri
Cesaretinle icat yapacak Anadolu mucitleri
YETER Kİ, SEN YILMADAN ÇALIŞ EY BAŞBAKANIMIZ

Seninle son buldu-bulacak kavga ve çatışmalar
Karizmanla bitecek endişeler ve karanlıklar
Duruşunla aşılacak, denizler ve öte okyanuslar
YETER Kİ, SEN YOLA DEVAM ET EY KAPTANIMIZ

Sayende kucaklayacak bu Ülke herkesi
Türk'ü, Kürd'ü, Laz'ı, Arab'ı, Çerkezi
Adaletinle bu Ülke olacak huzurun adresi
YETER Kİ, SEN MEYDANDA OL EY KAHRAMANIMIZ

Cesaretinle, çözülüyor Ülkenin çeteleri
Cezasını buluyor, mafyaları ve zalimleri
Türkiye'ye yön veremez, süper güç ülkeleri
YETER Kİ, SEN DOĞRULUĞUNDA KAL EY ÜSTADIMIZ

Sen güzel ahlaklı, şair ruhlu Başbakan
Sen sanatın ve bilimin dostu Ulu Hakan
Sen ticaretin ve adaletin terazisini tutan
YETER Kİ SEN DİMDİK DUR EY ULU HAKANIMIZ

Sendedir; Fatih'in, Yavuz'un, Kanuni'nin cevherleri
Sendedir; 4.Murad'ın, Sultan AbdulHamid'in hünerleri
Ve sendedir; Selahaddin'in, Alparslan'ın yürekleri
YETER Kİ, SEN KÜKRE EY KRAL ARSLANIMIZ

MEHMET EMİN der ki: Osmanlı Torunuyum
Amed Kaplanıyım, DiyarBekir Kontuyum
Hakk'ın Hizmetçisiyim, Kapı Kuluyum
RECEP TAYYİP ERDOĞAN TEK ŞANSIMIZ

MEHMET EMİN AKINCI
10.10.2013

SEBGETULLAH SEYDAOĞLU - MEHMET EMİN AKINCI

                          SEBGETULLAH SEYDAOĞLU

Bir lider yetişti, Amed ilinden
Hiçbir zaman ilini, düşürmedi dilinden
Memleketin öz çocuğudur, en asilinden
Diyar-i Bekr Sevdalısıdır, SEYDAOĞLU

Sahip çıkar, tüm mahalli değerlere
Halk oyunlarına, folklorumuza, otantiklere
Dosttur, ahbaptır, vefalıdır hemşehrilere
Bir Amed Karizmasıdır, SEYDAOĞLU

"Diyarbakırsever Kabinesi" yanında
Renkli ve kalıcı projeler çantalarında
Sebgetullah Seydaoğlu, Amed sevdasında
Dava ve İcraat Adamıdır, SEYDAOĞLU

Mehmet Emin der ki, Amed Halkına:
Oyunuzu verin Sebgetullah Seydaoğlu'na
Çıkaralım hep beraber, Belediye Tahtına
Şehrin öz ve öz sahibidir, SEYDAOĞLU

MEHMET EMİN AKINCI
01.03.2014

KİMSE DONARAK ÖLMESİN - MUSTAFA AKINCI

İNSANLAR SOĞUKTAN DONARAK ÖLÜYOR...

Son 40 yılın kaydedilmiş en korkunç soğuğunu yaşayan Diyarbakır'da -20'ye kadar ölçümler yapılmıştır. -10'ndan sonra ölümcül tehlikelerin doğduğunu hepimiz biliyoruz. Hangimiz bu durumu umursuyoruz? Ne kadar umursuyoruz? Ne yapıyoruz? Neler yapabiliriz?..

Ülkemizde geçtiğimiz bir deprem ile binlerce Vanlı halen konteynırlarda ya da çadırlarda kalıyor. Ve Van'da yapılan hava ölçümlerinde -26'yı bile gördüğü söyleniyor...

Suriye'deki korkunç savaştan, bizlere sığınmış Suriyeli kardeşlerimiz de Güneydoğu'da barakalarda, çadırlarda ya da harabelerde kalıyor. Yani ölüm ile burun buruna yaşıyorlar ve o burunlarından can veriyorlar. Bu korkunç soğuğa yaktıkları ve yakacakları birkaç kütük dayanmıyor...

Evsiz, yoksul ve kimsesiz yüzbinlerce insan var ve bu insanlarda bu korkunç soğuk ile mücadele etmek zorunda kalıyor...

Devlet yüzbinlerce evsizlere, kimsesizlere, yoksullara, depremzedelere ve Suriyelilere, konteynır ve çadır temin etse de bunların izolasyon sorunu çözülemiyor ya da tümüne yeterli kadar yardım edemiyor.

DİYARBAKIR MEVLANA VE MANSUR BABA DERGAHI'nın herkese örnek bir davranışı olarak Diyarbakır'da yaşayan Suriyeliler için ve evsizler için başlattığı projeler takdir edilmelidir ve bunun için halkın da buna destek vermesi gerekir. 



NELER YAPILMALIDIR? NELER YAPILABİLİR?

1- Herkes Yüce Allah Azze ve Celle'den yardım talep etmelidir.

2- Türkiye'deki tüm vakıf, tarikat, dernek, cemaat ve sohbet evleri/yurtları/çalışma ofisleri bu 3 ay boyunca en azından kış bitene kadar bu insanlara barınak olmalıdır.

3- Camiiler zaten yaz-kış 24 saat açık kalmalıdır ve Camiilerin bir bölümü sürekli olarak bu tür insanlar için barınak olmalıdır.

4- Bazı devlet kurumlarının, kullanılmayan devasa boş ambarları acilen izole edilip bu insanlara 3 ay boyunca talep edilmelidir.

5- TOKİ hiç durmadan ve acilen yeni konutlar yapmalıdır. Yapılacak bu konutlar daha ucuz ve daha kolay olanaklarla başta Vanlılara acilen dağıtılmalıdır.

6- Belediyelerin acilen bol yatakhaneli prefabrik yerleri tahsis etmesi gerekir.

7- İmkanı olan ve evi müsait olan herkes, duyarlı bir insanın yapması gereken bir hareket olarak, evinde 1 aileyi en azından 3 ay boyunca misafir etmelidir.

8- Çok zayıf ve hastalıklı olanlar -özellikle çocuklar- hastanelerin boş odalarına bırakılmalıdır. Tüm hastanelerin özellikle Güneydoğu'daki ve Van'daki hastanelerin yatak sayısı artırılmalıdır.

9- Aylardır kiralanamayan büyük işyerlerin boş kalmasındansa bu iş yerlerinin acilen bu insanlara 3 aylık bir barınak haline dönüştürülmesi çok daha makul ve makbul olacaktır.

10- Üniversitelerin ve okulların kapalı spor salonları yine aynı şekilde 3 aylık barınaklara dönüştürülebilir.



MUSTAFA AKINCI
23.12.2013